KAMUOYUNA DUYURU: İstanbul Tabip Odası Hakkında
Açıklamamızı .pdf formatında indirmek için tıklayınız
KAMUOYUNA DUYURU
“… zeytin dalı harekatına karşı….” İHANET
“…mazbatası bir an önce verilmelidir…” SİYASET
“ …cinselliğin farklı yüzleri…” FELAKET
İstanbul’u ve Tabipleri temsil ettiklerini iddia eden, ve zorunluluktan üyesi olduğumuz İstanbul Tabip Odası’nın meslek “oda”lığı yerine bir “odak” gibi çalışmasını kabul etmiyoruz.
Kendi ideolojileri veya aldıkları direktifler doğrultusunda yapmaları gereken bir fitne programı varsa; kuracakları dernek ile yola devam etsinler, ama Tabip Odamızı buna alet etmesinler!
25 Nisan 2019 tarihinde gerçekleştirilmesi planlanan “Cinselliğin Farklı Yüzleri” başlıklı panelin görsellerini fark eden her “sağlıklı” insan, büyük tepki göstermektedir. Dolayısıyla; toplumun huzurunu, biyolojik, psikolojik ve sosyal anlamda sağlığını amaç edinen bir meslek grubu olarak, tüm sağlık çalışanları da toplumu böylesine dinamitleyen bir çalışmaya karşıdır. Görselde yer alan; kadın kadına, erkek erkeğe sembollerle, bu tür sapkın ilişkileri doğal/normal/sağlıklı ilişkilerle eşitlemek, özendirmek, bu yönde “toplum mühendisliği” çalışmasının propagandasını yapmak, en büyük felakete çanak tutmaktır.
Toplumumuzun en sağlam kalesi kalan aileyi dinamitlemeye çalışan odakların birer emir eri haline döndüğünüzün farkına varın.
Süreci “patolojik” hatta hatta “fizyolojik” olarak addetmeye çalışıp; bilimden, sosyolojiden, ahlaktan uzak saplantılarınıza saçma ideolojik kılıflar bulmaya çalışmayın!
En temiz hali ile “insana” dönün…
Binbir türlü hastalığın altında yatan, bunu afişinizde itiraf etmek zorunda kaldığınız ve “hastalıklardan” cümlesini eklemek mecburiyetinde olduğunuz bu sapkın fiiller, nasıl olur da bir hekimlik meslek örgütünde resmedilir?
“Hastalıktan korunma önerileri” olmadan paneli yapılamayacak olan bu sapkınlığın, birçok hastalığa sebep olabileceğini haykırmanız gerekirken, afişlerinizde kullandığınız görseller nasıl olur da bir hekimlik meslek örgütünde yer edinebilir?
Bir milletin nesil emniyetini korumak görevi; öncelikle idareciler olmak üzere, her bir bireye, bilhassa da biz tabiplere düşmektedir.
Asil ve temiz “aile” kavramını yok etmeye and içmiş mahfillerin ya da aranızdaki sapkınların sözcüsü olmanızı, bu meslek grubunda bulunanlar kabul etmeyecektir.
İhanetinizi “ama”, siyasetinizi “belki”, ticaretinizi “olabilir” diye geçiştirenler olabilir,
ANCAK;
Felakete kapı açmanıza asla rıza göstermeyeceğiz…
İstanbul Tabip Odası’nın bu programı ve arka plandaki niyetini şiddetle kınıyor; İstanbul’daki tüm tabiplerin odası olma özelliği ve temsil sorumluluğu çerçevesinde programlar düzenlemesi gerektiği hususunda oda yönetimini uyarıyoruz…
SAĞLIK ve MEDENİYET DERNEĞİ
